Artık hepimiz biliyoruz en azından uzmanlar söylüyor: Mükemmel annelik yoktur! Biz de bunu duyunca ya da okuyunca “Aa evet…” diyoruz. “Ben de dört dörtlük değilim tabii” diyerek kendimizi rahatlatıyoruz. “Zaten ben de mükemmel değilim ki…”
Bakalım aslında pek de farkında olmadan nasıl harika bir ebeveyn olmaya çalışıyoruz?
Tam söze dökmesek de kendimize koyduğumuz sınırlar, kendimize tanıdığımız özgürlük alanları var. Yani içimizde bir yerlerde “Nasıl olmalıyım, nasıl olmamalıyım, ne yapmalıyım, ne yapmamalıyım?” diyen bir parça var. Bu parça; olaylara karşı yaklaşımımızı, tutumlarımızı, davranışlarımızı yönetiyor. Bu içimizde yönetimi ele geçiren parça; yaşamımızda aldığımız tüm rollerimizde (evlat olma, eş olma, kardeş olma, çalışan olma, anne olma, gelin olma, arkadaş olma gibi bir sürü rol var ) etkili oluyor.
Anne olduğumuzda da otomatik bir şekilde devreye giriyor. “Nasıl bir anne olmalıyım, ne yapmalıyım, ne yapmamalıyım?” soruları ve bir şablonun içine sıkıştırıveriyoruz kendimizi. İşte size mükemmel olma çabası.
*Ona ne kadar dokunmalıyım? Bağlanma önemli, buna dikkat etmem lazım.
*Yanımda yatmak istiyor, ne kadar yatırmalıyım? Ya bana bağımlı olursa?
*Çocuğum için şimdi vazgeçmeliyim, daha sonra yaparım.
*Bazen onunla oynarken sıkılıyorum, bu kötü! Onunla oyun oynamalıyım.
*Aslında şimdi yalnız kalmak istiyorum, olmaz! Çocuğumla kaliteli vakit geçirmeliyim.
*Derslerine yardım etmem gerekiyor, yemesine dikkat etmem gerekiyor.
Bunlar mükemmel anne olma çabaları değil mi?
Bir yanımız “benim için çocuğumun mutlu olması önemli” derken, diğer yanımız başkaları ne diyecek şimdi diye endişeleniyorsa ya da bazen kendimizi çocuğumuzu diğerleri ile kıyaslarken yakalıyorsak bilelim ki mükemmel anne olmaya çalışıyoruz.
Oysa bilgimizi sezgilerimizle (yani aslında içimizden gelenle) harmanlarsak, anne olmanın yarattığı her duyguyu yaşamamız için kendimize izin verirsek, çocuğumuzla birlikte öğrendiğimize gerçekten inanırsak ve kendi ihtiyaçlarımıza da kulak verirsek anneliğin mükemmelliğine değil sadece anneliğe odaklanırız.
Hem kendimizi hem de çocuğumuzu özgürleştiririz. Yalnız bu seçimin de bir bedeli var. Eleştiri, kıyaslama bazen de dışlanma. Bence değer…