ŞİMDİ BİZ “ARKADAŞ” MI OLDUK?

ŞİMDİ BİZ “ARKADAŞ” MI OLDUK?

Ebeveyn çocuk ilişkinin en önemli parçalarından biri açık iletişim kurabilmektir. Çocuğun sevinçlerini, merak ettiklerini, kaygısını, öfkesini kısaca kendisini ebeveyne rahat bir şekilde ifade edebilmesi çok önemlidir. Bu ilişkiyi kurma sorumluluğu ebeveynindir. İlişki kurulduktan sonra birçok ebeveynden “Biz çocuğumla arkadaş gibiyiz.” cümlesini gurur dolu bir şekilde duyarsınız. Her konunun konuşulabildiği iletişimin mimarı olmuşlardır. Bunun sonucunda çocuk kendini güvende hisseder. Ebeveyni yanında arkadaşlarının yanında nasıl davranıyorsa öyle davranmaya başlar. Sonuçta arkadaş olduklarını söylenen annesi ya da babası değil midir? Arkadaşlar birbirlerine kural koymaz, uyarmaz ya da cezalandırmazlar. Ama bir dakika! Ebeveyni ona neden kızmaktadır? Of, kafası çok karışmıştır!

“Arkadaş gibi olmak” ne demek?

Ebeveynler ya da diğer yetişkinler “arkadaş gibi olmaya” bambaşka anlamlar yüklemektedir. Onlar çocukların sıkıntılarını onlarla rahat paylaşmalarını, çekinmeden kendilerini ifade etmelerini isteyerek arkadaş olmak isterler. Ancak bunun yanında onlara hala saygı duyulsun, çocuklar “sınırları ve duracakları yeri” bilsin, onların hala “ebeveynleri olduklarını” unutmasınlar isterler. Tüm bu bileşenleri tek bir ilişki formunda birleştirmek çocuklar için çok zordur. Tam anlamıyla kafaları karışır! Ne yapacaklarını bilemezler. Günün sonunda karşılarındaki yetişkin ne ebeveynleri olabilmiştir kalır ne de arkadaşları. Karşılarındaki yetişkini hangi role koyacaklarını bilemezler. Bilemedikçe kaygıları yükselir. Kaygıları yükseldikçe de “söz dinlemeyen, yaramaz ya da şımarık çocuk” olurlar. 

“O halde sert ebeveyn mi olalım?” 

Çocukların ebeveynlerine ihtiyaçları var. Arkadaş gibi olurken, bu davranışlarınızı böyle isimlendirmemeye ne dersiniz? Tanımlamalar kalıplaşmış düşünceleri de beraberinde getirir. “Sıkıntılarını benimle paylaştığın için teşekkür ederim.”, “Hayatında neler olduğunu merak ediyorum.”, “Bugün seni mutlu eden ya da kafana taktığın neler oldu?”, “Geçen gün bana anlattığın olayın devamında ne oldu?” gibi sorular tam da istediğimiz paylaşıma açık ebeveyn-çocuk ilişkisini güçlendirir. 

1280 720 Ayna Psikolojik Danışma Merkezi

Funda Tekelioğlu

Emel Yazıcıoğlu

Zehra Birbiri

Ece Özdiker

Yaprak Salman

Zeynep Sezgin

Nurşah Memiş Akdoğan

Ceren Yüksel Dışpınar

Şule Acar

Murat Kaytancı

Ceyda Yanar

Zeynep Yetkin

Ayşegül Önk Eray

AYNA’DA Bireysel / Çift Randevuları

AYNA’DA Çocuk / Ergen Randevuları

BEBEKLİK DÖNEMİ

ÇOCUKLUK DÖNEMİ

ERGENLİK DÖNEMİ

GENÇ YETİŞKİNLİK

YAŞLILIK DÖNEMİ

PERGEL-PERFORMANS GELİŞTİRME PROGRAMI

ÖĞRENCİ KARİYER DANIŞMANLIĞI ALANLARI

YETİŞKİN KARİYER DANIŞMANLIĞI

GELECEĞİNİ PLANLA GRUP ÇALIŞMASI

Krizleri Yönetin, Güçlenin

Çalışanlarınızı daha iyi tanıyın

Çalışanlarınızı daha iyi tanıyın

Krizleri Yönetin, Güçlenin

Çatışma ve Problemleri Çözme performansınızı arttırın

Doğru Dinleme, doğru anlama, doğru ifade etme

IQ mu EQ mu?

Yönetici Adayları Daha Başarılı

Mutlu Çalışanlar

Zorbalar, kurbanlar.. Peki ya şahit olanlar?

Çocuklara dair her şey

Başa çıkma kaynakları içimizde

EMDR TERAPİSİ

Eğitim ve Çalışma Grubu

BİREYSEL GÖRÜŞME TEKNİKLERİ

KRİZE MÜDAHALE EĞİTİMİ

GRUP YÖNETİMİ EĞİTİMİ

DİKKAT VE ÖĞRENME “UZMAN EĞİTİMİ”

SİSTEMİK MÜDAHALELER EĞİTİMİ

Kurumlarda Zorbalık

Menekşe Onbaşı